Sezai KAYA, Gümrük Müşaviri, Gümrük ve Ticaret Eski Müfetttişi
10.10.2018

Son yıllarda Ülkemiz üzerinden Avrupa ülkelerine doğru göçmen hareketliliğinin olduğu bilinmektedir. Göçmenlerin Türkiye’den Avrupa’ya geçmek için kullandıkları yöntemlerden birisi de ihracat malı taşıyan tırların dorselerinin içerisinde saklanmak ve sınırı geçmektir. 

Kimi zaman sınır gümrüklerinde ihraç ettikleri malları taşıyan dorselerin içerisinde kaçak göçmen yakalanmasının sonucunda mallarının bekletildiği gerekçesiyle yakınan ihracatçılar ve/veya aracın alıkonulması nedeniyle mağdur olduklarını iddia eden nakliye şirketleri olabilmektedir.

Bu noktada soru cevap şeklinde hazırlanan yazımızın konusunu kaçak göçmen yakalanan araçların ve bu araçların içindeki ihracat mallarının durumu oluşturmaktadır.  

Göçmen kaçakçılığı nedir?

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 79. maddesinde, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak maddi menfaat elde etmek maksadıyla, yasal olmayan yollardan;

  • Bir yabancıyı ülkeye sokmak veya ülkede kalmasına imkân sağlamak,
  • Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkân sağlamak,

Göçmen kaçakçılığı olarak tanımlanmakta ve bu eylemleri yapan kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılmaktadır.

Burada belirtmekte yarar gördüğümüz husus, Kanun’un mezkur maddesine göre suç teşebbüs aşamasında kalmış olsa dahi, tamamlanmış gibi cezaya hükmolunacağıdır. Yani, gümrük idaresince araçta göçmen yakalanması halinde göçmen kaçakçılığına teşebbüs edilmiş olsa dahi suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunacaktır.

Göçmenlerin araçta yakalanması halinde araca ne yapılır?

6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununa OHAL döneminde 690 sayılı KHK ile eklenen Ek:1 maddeye göre; göçmen kaçakçılığı suçunun işlenmesinde kullanılan araçlara, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 128/4. maddesine göre (sicile şerh koymak suretiyle) el konulmaktadır.

El konulan aracın;

  • Soruşturma ve kovuşturma devam ederken aynı suçun işlenmesinde tekrar kullanılması,
  • Türkiye’de sicile kayıtlı olmaması,
  • Toplam yolcu sayısına göre önemli sayıda göçmen taşınırken ele geçirilmesi,
  • Suçun işlenmesini kolaylaştıracak özel tertibatının bulunması,

Hallerinden birinin varlığı durumunda, el konulan araç sahibine iade edilmemektedir. Bir başka ifadeyle, araç alıkonulmaktadır. Burada, yabancı plakalı araçların Türkiye'de sicile kayıtlı olmaması nedeniyle alıkonulma işleminin yapılacağı dikkatlerden kaçmamalıdır.

Bu durumda sahibinin, aracın değeri kadar teminatı el koyma tarihinden itibaren otuz gün içinde Maliye Bakanlığına teslim etmesi halinde, araç sahibine iade edilmektedir.

Araçta göçmen yakalanması halinde ihracata konu malların durumu ne olur?

İhracatçı firmanın göçmen kaçakçılığı suçuna doğrudan veya dolaylı olarak iştiraki olmadığı varsayımı altında, ihracata konu malın ihracat ve transit beyannamesinde kayıtlı bilgilerle uyumlu çıkması halinde, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun herhangi bir maddesinin ihlal edilmediği sonucuna ulaşılmaktadır. Bu nedenle, özellikle de aracın alıkonulduğu durumlarda adli makamların ihracat malının başka bir araca yüklenerek yurtdışı edilmesine izin vermesi gerektiği düşüncesindeyiz.

Özellikle de, gümrük memurlarınca sınır kapılarında kaçak göçmen yakalandığı durumlarda, olay savcılığa bildirildiğinden, adli makamların ihracatçı firmanın suça dahilinin olup olmadığını araştırma gereği duyabileceği ve bu nedenle zaman kayıplarının yaşanabileceği değerlendirilmektedir.