Sezai KAYA, Gümrük Müşaviri, Eski Gümrük ve Ticaret Müfettişi
15.06.2017

İthal edilen eşya için katlanılan navlun giderleri 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 27/1-e maddesi uyarınca gümrük kıymetine dahil edilmektedir.

Keza, ithale konu eşyanın antrepoya konulduğu durumlarda antrepo hizmet bedelinin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihine kadar olan kısmının 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21/c maddesi hükmünce KDV matrahına girmesi söz konusudur.

Buraya kadar uygulamada ve teoride yeknesaklık bulunmaktadır. Ancak uygulamada karşılaşılan bir sorun, antrepoda devir alınan eşya için satıcının yüklendiği navlun bedelinin gümrük kıymetine, antrepo giderinin KDV matrahına dahil edilmek zorunda olunmasıdır. İdarenin beklentisi ve kararları bu yöndedir.

Ne var ki, bu düşünce şekli ticari teamüllere aykırı durmaktadır. Zira malı satan ticaret erbabının sattığı mal için yaptığı tüm giderleri malın bedelinin içine dahil ettiği ve üzerine de belirli bir oranda kar koymak suretiyle satış yaptığı kabul edilmelidir. Dolayısıyla, satış bedelinin içine navlun ve antrepo faturaları dahil edilerek söz konusu ödemeler vergilendirilmiş olacaktır. Bu düşüncenin daha da ilerisinde, zarar edilerek satış yapılmış bile olsa, ortada alıcının katlandığı beyan edilmesi gereken navlun ve antrepo giderinin söz konusu olamayacağı değerlendirilmektedir.

Not: Yukarıda yer alan düşünce şekli, Gümrükler Genel Müdürlüğü'nün 17.01.2018 tarihli 31159070 sayılı yazısında yer almaktadır. Mezkur yazıda, serbest bölgeden satın alınan malların ithali esnasında satış bedelinin içinde navlun ve sigorta gibi giderlerin yer aldığı düşüncesi hakimdir. Söz konusu yazıda Danıştay kararlarında da bu düşüncenin hakim olduğu belirtilmektedir.