Bazı eşyaların ithalatında, gözetim tebliğleri kapsamında kayıt belgesi alınması zorunlu. Bu belge olmadan ithalat yapılamıyor; alındığında ise, belgede belirtilen kıymetin altında bir bedelle ithalat yapılmasına izin verilmiyor.

Sorun şu ki; bazı ürünlerde kayıt belgesinde belirtilen kıymet, yurtdışına ödenen bedelden yüksek olabiliyor. Bu da ithalat vergilerinin aşırı yükselmesine ve malın iç piyasada rekabet edemez hâle gelmesine neden oluyor. Dahası, bu kıymetler önceden ilan edilmediği için ithalatçılar sipariş aşamasında riskin farkında olamıyor. Mal geldikten sonra çıkan yüksek kıymet nedeniyle ithalattan vazgeçildiğinde ise, ekonomik kayıplar ve döviz israfı kaçınılmaz oluyor.

Kayıt belgesinde yer alan kıymetlerin önceden ilan edilmemesinin, Anayasa’nın vergilendirmede hukuki belirlilik ilkesine aykırı olduğunu düşünmekteyim. Vergi yükünü doğuran unsurun önceden bilinememesi, ticaret yapanların önünü görmesini imkânsız kılmaktadır.

NOT: Bugün, eşya yükletilmeden önce faturayla bir başvuru yaptığınızda, başvuru bedelini ödemeden ve referans numarası oluşmadan önce sistemden yaklaşık kıymeti görmek mümkün olsa da bu yöntemin hukuki dayanaktan yoksun olduğu kanaatindeyim. Çünkü mal geldiğinde başka bir bedel çıkabilir ve herhangi bir hak iddia edilemez. Bu uygulamanın şeffaf, öngörülebilir ve Anayasa’ya uygun bir zemine kavuşturulması gerektiğine inanıyorum.